top of page

Yerel seçimlerden 2023'e...

31 Mart yerel seçimleri Türkiye’de yeni bir rüzgar yarattı. 24 Haziran’da yeni sisteme geçişle beraber oluşan ittifak siyaseti muhalefet için ilk meyvesini verdi. 25 seneden sonra İstanbul ve Ankara’da Büyükşehir belediyelerini Millet İttifakı kazandı. Bu sadece belediyelerdeki koltuk değişimini ifade etmiyor. Türkiye’nin önümüzdeki dönem ittifak siyasetine ilişkin de önemli işaretler sunuyor.

Seçim sonuçları Ak Parti’nin neden kaybettiğine odaklanıyor. Bunu yorumlayanlar yanlış aday tercihlerini veya ekonomideki sıkıntıları öne çıkarıyor. Evet, aday tercihleri ve ekonomideki sıkıntılar seçmen davranışları üzerinde etkili oluyor. Fakat tek başına ekonomi veya aday seçim kaybettirdi demek çok basit bir varsayım olarak kalıyor. Burada sorulması gereken soru Ak Parti neden kaybetti değil, muhalefet nasıl kazandı olmalı. Ak Parti’nin İstanbul, Ankara gibi iki mega kenti kaybetmesinde en etkili sebebin muhalefetin ittifak kurması olduğunu gözden kaçırmamalıyız. İstanbul’u ele alalım. CHP-İyi Parti ittifakı ve aday çıkarmayan HDP’nin oyları, CHP adayı Ekrem İmamoğlu’nda (yüzde 48,8) birleşti. İstanbul Büyükşehir’in el değiştirmesine neden oldu. 24 Haziran’da Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde İstanbul’da CHP yüzde 36,9, İyi Parti 4,8, HDP ise 7,2 oy oranı (toplam 48,9) yakalamıştı. Bu durum, hem milliyetçi oyların hem de Kürt kökenli vatandaşlarımızın oylarının konsolide edilebileceğini gösterdi. Yani olmaz denen şey oldu.

Olmaz denen şey, Türkiye için önemli bir eşiğin aşıldığını gösteriyor. Kürt vatandaşlarımız İstanbul ve Ankara’da Türkiye’nin kurucu partisine, Atatürk’ün partisine; milliyetçi ve muhafazakâr hatta ülkücü bir adaya oy verebiliyorsa Türk siyaseti için önemli bir adım atılmış, önemli bir eşik aşılmış demektir. Bu bir fırsattır. Bu, HDP’nin terörle arasına çizgi çekmesi için önemli bir fırsattır. Kürt vatandaşlarımız HDP’nin kenara çekildiği durumda daha büyük fırsatlar elde edeceğini bu vesileyle görecektir. Diğer taraftan kazanmak ve kazandırmak isteyen Türk milliyetçilerini duyarlı olmaya sevk edecektir, aşırılığı engelleyecektir. Milliyetçi siyasetin empati yeteneğini artıracaktır. Türk siyasetini saygılı milliyetçiliğe zorlayacaktır. İşte tam da bu vesileyle geride bıraktığımız seçim Türkiye’ye yeni bir yol çizmiştir. Kazanmak için ittifak kurmanın artık en iyi yol (mevcut düzende tek yol) olduğu görülmüştür. Ülkemiz 2023 seçimlerine de yerel seçimlerde kurulan bu yeni yoldan yürüyecektir.

Tüm yazılar

bottom of page